Evlerimizde çiçek ve bitkilerin sergilenmesini ne kadar sevsek de, onları doğal ortamlarında güzel bir şekilde görmek gibisi yoktur. Bahçeler insan yapımıdır, bu yüzden onlara tamamen doğal diyemeyiz. Bununla birlikte, bir bahçe iyi yapıldığında onun gibi bir gösteri yoktur. Bu blogda size Avrupa’nın en güzel 3 bahçesini tanıtacağız. Okuduktan sonra bunların hepsine gitmek istemiyorsanız, o zaman yeterince dikkat etmemişsiniz demektir!
Peki, Avrupa’nın bu en güzel 3 bahçesi hangileri?
Keukenhof, Hollanda
Hollanda’nın Lisse kentindeki Keukenhof Bahçesi şüphesiz gezegendeki en güzel lale koleksiyonuna ev sahipliği yapmaktadır. Bahçede sekiz yüz çeşit laleden oluşan yedi milyondan fazla soğanla karşılaşacaksınız. Sergi yaklaşık 80 dönümlük bir alanı kapsıyor ve tüm bunlar halka açık. Keukenhof 2017 yılında Hollanda tasarımının en iyilerini sergileyecek ve bu nedenle ünlü Hollandalı sanatçı Piet Mondriaan’a adanmış bir bahçeye sahip olacak. Bu bahçe elbette Mondriaan’ın resimlerinde olduğu gibi sadece ana renk lalelerden oluşacaktır.
Bahçede görülebilecekler sadece etkileyici lale koleksiyonları değil. Sezon sonunda satın alınabilecek çiçeklerden yapılmış yüzlerce heykel de var. Boşta 26.000 Avronuz var mı? Eğer öyleyse, bu yıl neler sunulduğuna bir göz atın. Evet, belki biraz pahalı!
Keukenhof’un Pinterest’teki fotoğraflarına bakarak saatler geçirebiliriz ve bunu sizin de yapmanızı tavsiye ederiz! Eğer gidip ziyaret etmek için zaman bulamıyorsanız, bu bir sonraki en iyi şeydir.
giverny, fransa
Avrupa’nın en güzel bahçelerinden bir diğeri de Fransa’nın kuzeyindeki Giverny’de bulunan bu bahçedir. Hayatınızı bir mağarada yaşayarak geçirmediyseniz, bu bahçeleri Claude Monet’nin ünlü tab losunda görmüşsünüzdür. Bu bahçeler Monet tarafından hayatının ilerleyen yıllarında oluşturulmuştur. Baskılarda gördüğü Japon bahçelerinden ilham almıştır. Bu etki, nilüferlerle dolu bir gölet, kıyılardaki bambular ve en ünlü tablosunun merkezinde yer alan ahşap yaya köprüsü ile açıkça görülmektedir. Ziyaretçiler bahçeyi gezerken Monet’nin büyülü küçük dünyasına adım atmış gibi hissettiklerini belirtmektedir. Eğer Paris’e yolunuz düşerse, Giverny’ye günübirlik bir gezi yapın, söz veriyoruz bir saatlik yolculuk buna değecek. Çok az insan bu güzel Avrupa bahçelerini ziyaret ettiğini söyleyebilir. Bu arada, Pinterest’teki bazı resimlere göz atın. Gidebilenleri kıskandırdığımız için şimdiden özür dileriz!
Kew Bahçeleri, İngiltere
Kew Gardens, diğer ikisinden farklı bir nedenle Avrupa’nın en güzel bahçelerinden biri olarak öne çıkıyor. Diğerleri tek bir tarzdaki incelikleriyle öne çıkarken, Kew Gardens farklı alanlardaki güzellikleriyle öne çıkıyor. Tüm park, bahçelerin bir yerinde sergilenen dünyanın dört bir yanından 30.000’den fazla çiçek ve bitki ile gözler için bir ziyafettir. En önemli parça ‘ılıman ev’dir (yukarıda), bu Viktorya döneminde inşa edilmiş devasa bir seradır ve aslında UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer almaktadır. İçeride dünyanın en uzun bitkisi olan bir Şili şarap palmiyesi yetişmektedir. 16 metre yüksekliğindeki çatı bile yakında onu tutmaya yetmeyecek! Bu bahçelerin diğer önemli noktaları arasında tropik bitkilerle dolu Palmiye Evi ve Japon Bahçesi yer almaktadır. Bu bahçelerde bütün bir gün geçirebilir ve yine de yüzeyi zar zor çizmiş gibi hissedebilirsiniz .
Londra’nın merkezinden metroyla sadece 20 dakika uzaklıkta olan Kew Bahçeleri, İngiltere’nin başkentine yolunuz düşerse mutlaka ziyaret etmeniz gereken bir yer! Peki, bu en güzel Avrupa bahçelerinden hangisi sizi en çok etkiliyor? Ziyaret etmek isteyeceğiniz ilk bahçe hangisi olurdu? Bize bildirin!Önümüzdeki haftalarda özel birisinin doğum gününü mü kutluyorsunuz? Bu özel günlerinde güzel buketlerimizden birini çok seveceklerinden eminiz. Öyleyse FloraQueen ile çiçek gönderin ve doğum günlerini tamamlayın!